SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

HURUF VE KIRA’E BAHSİ

<< 3989 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَبْدَةَ وَإِسْمَعِيلُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ أَبُو مَعْمَرٍ الْهُذَلِيُّ عَنْ سُفْيَانَ عَنْ عَمْرٍو عَنْ عِكْرِمَةَ قَالَ حَدَّثَنَا أَبُو هُرَيْرَةَ عَنْ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ إِسْمَعِيلُ عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ رِوَايَةً فَذَكَرَ حَدِيثَ الْوَحْيِ قَالَ فَذَلِكَ قَوْلُهُ تَعَالَى حَتَّى إِذَا فُزِّعَ عَنْ قُلُوبِهِمْ

 

Ebu Hureyre'den rivayet olunduğuna göre;

 

Nebi (s.a.v) vahy hadisini zikretmiş,

 

"İşte bu, Yüce Allah'ın kalplerindeki korku giderilince"[Sebe 23] ayeti(nde işaret buyurduğu mesele) dir" demiş.

 

 

İzah:

Vahy hadisi Buharinin Sahih'indeki şu manaya gelen cümlelerle rivayet edilmiştir: "Allah, gökteki meleklere bir emrin infaz olunmasına hükmettiği zaman, düz bir taş üstünde hareket ettirilen zincir sesi gibi heybetli olan bu ilahi hük­me melekler tam manası ile uyarak (korku ile) kanatlarını birbirine vururlar. Gönüllerinden bu korku gidince de melekler, mukarrebin meleklere: Rabbiniz ne söylerdi? diye sorarlar. Mukkarrebin melekler: Allah'ın söylediği hak sözdür, diye allah'm hüküm ve emrini bildirirler ve Allah yücedir, büyüktür, derler. Bu şekilde kulak hırsızı şeytanlar Allah'ın o emir ve takdirini işitir­ler. O esnada kulak hırsızı şeytanlar (yerden göğe kadar) birbirlerinin üstün­de (zincirleme) dizilmiş (ve kulak hırsızlığına hazırlanmış) bulunurlar. Şey­tanlar bu halde iken bazen melekler arasında bir ateş parçası yetişip altında­ki şeytana konuşulanı işittirmeden onu yakar. Bazı defalar da ateş yetişme­den altındaki şeytana konuşulanı işittirir. O da altındakine vererek bu suret­le ta yere kadar haber ulaşır ve sahirin ağzına verilir. Şimdi sahir o haberle beraber yüz yalan uydurup (halka söyler). Allah'ın emri yeryüzünde gerçek­leşince sîhir doğru çıkmış olur. Ondan bu haberi duyanlar da:

 

- Sahir, vaktiyle şöyle şöyle olacak diye bunları birer birer bize haber vermemiş miydi? İşte gördük ya sahirin gökyüzünden işittim dediği sözü­nü haklı ve doğru buluyoruz, derler."

 

Metinde geçen £*£ kelimesinin nasıl okunacağı konusunda meşhur kıraat imamları ihtilaf etmişlerdir. Büyük çoğunluk bu kelimeyi "füzzia" şeklinde okumuşlardır, ibn Amr ise "fezzea" şeklinde okumuştur. Kıraat imamlarının tümü "ze" harfinin şeddeli okunacağında ittifak etmiş­lerdir. İhilaf bu fiilin malum sigasıyla mı yoksa meçhul sigasıyla mı oku­nacağı konusundadır.